Ockham'ın Usturası " 2 " [Merve Çiçek Vatan]

Bu gruba ait tüm sitelerde yayınlanan makaleler, hiçbir dönemde sansür edilmemiştir. Ayrıca Nisan 2012′den
beri de redakte edilmemekte; doğrusu ve yanlışıyla eser sahibinin gönderdiği özgün hâlde yayınlanmaktadır.
Toplumda sanata ve sanatçılara yeterli değerin verilmediğini düşünüyorum. Sorsanız herkes sanatçı, herkes ilkokulda güzel resim çizer, süper flüt çalardı. 
Şimdi? 

Kaçımız tiyatroya gidiyoruz? 
Hangimiz iki satır kitap okumak yerine, babamızı ‘’Wronski Aldatmacası’’ ile kandırıp kumandayı kapmıyoruz? Sanata, müziğe ve hatta spora bile kapalıyız. Sanat, ‘’dizi’’ bizim için. Müzik, dıptıs dıptıs bir şeyler. 
Sporumuz ise futbol. 
Anayasanın değiştirilemez ve değiştirilmesi dahi teklif edilemez dört maddesine Türk Halkı’nın milli sporu futboldur diye ekletebilecek insanlar bile var. 
Tamam, futbolu ben de seviyorum ama o boyutta değil. 
Fenerbahçe’nin ilk 11’ini sayabilirim mesela. Bence yeterli… 
Şampiyon da olduk zaten. 
Oh, mis. 

Velhasıl kelam, aşırı korumacı tutumumuzdan acayip rahatsız oluyorum ben. Kalkıp Avrupa’yı gezemiyoruz mesela. Değişik kültürleri tanıyamıyoruz. Hadi Avrupa’yı geçtim, Peribacaları’na bile gidemiyoruz. Büyüyünce gidermişiz, işe girince gidermişiz… Değişikliklere çok kapalı, önyargılıyız. Sıradanlaştırmışız her şeyi. Küçüklüğümüzden beri yönlendiriliyoruz. Kendi düşüncelerimiz, isteklerimiz hep el âleme göre şekilleniyor. ‘’Eyvah el âlem ne der’’ diye o kadar düşünüyor, ‘’Aç mı gezeceksin sen?’’ sorusunu o kadar özümsüyoruz ki, ‘’Hobi olarak gene yap.’’ biricik felsefemiz olmuş bu yüzden. ‘’Aman aman’’ deyip koala gibi tutunuyoruz ‘’bağzı’’ inanışlarımızın üstüne. Her şeyi kader kısmet diye geçiştirip, inşallah ve maşallahlarla bir şeylerin olma olasılığını değiştirebileceğimizi düşünüyoruz. Yaratıcılığımız körelmiş. 
En yaratıcı hayalimiz lotoyu tutturmak. 

Ne demiş Ockham’lı William: ‘’Her şeyin eşit olduğu ortamda, en basit açıklama doğruya en yatkın olandır.’’ Peki, biz ne yapıyoruz? 
Laf anlatırken bile dolandır babam dolandır. 

Neden? Çünkü insanlar yanlış anlayıp kırılabilirler. 
Ağzından girip burnundan çıkıyoruz cümlelerin. 
Aslında ne diyeceğimizi bile unutuyoruz çoğu zaman.  Yahu, neden bu kadar duygularımızla yaşıyoruz? Neden bu kadar korumacı ve korkağız? Neden hayatı karmaşık hâle getiriyoruz? Neden bir ‘’birey’’ olarak değil de ‘’el âlem’’ için yaşıyoruz? Neden kendi tavşan çukurumuzdan dışarı uzatamıyoruz kafamızı? 

Biraz daha rahat bırakılmak lazım bence… 
Daha sade, daha düz düşünmek lazım. 
Bugünü, yarın için endişelenmeden, kırk yıl sonrasını düşünmeden yaşamak lazım. Zaten yeterince baskı altında yaşıyoruz, en azından düşünceleri özgür bırakıp hayalleri gerçekleştirmek gerek. Olmasa bile ‘’keşke’’ dememek için. Düşersek düşelim. 
İlla ‘’Geçen yağan kar kaldırımda birikti, eh, hâliyle buz tuttu orada. Bir de iki sokak ötede bastığın şeker ayakkabının altına yapıştı, sonra sürtündü falan o orada, hemen akabinde yerçekimi derken, hooop düşüverdin’’ diye karmaşık bir durum yaratmak zorunda değiliz. Belki de sadece ayağımız kaymıştır. 

Sessiz, sakin bir ortama geçip kendimizi dinlemeliyiz bence. 
Bir nevi meditasyon yani.
Nameste.



Merve Çiçek Vatan

  • ALINTI YAPMAK İÇİN

    • Yazarlarımızın makaleleri ve Sayın Günay Tulun'a ait şiirlerin, "Radyo-TV ile diğer basın ve yayın organlarında" yayım ilkesi: Önceden haber verme, eserin aslına sadık kalma, eser sahibiyle alıntının yapıldığı yer adlarını anlaşılır bir açıklıkla belirtmektir. Yayın öncesi bildirim imkânının bulunamadığı aniden gelişen durumlardaysa nezaket gereği, [sessizliginsesi.tr@gmail.com] adresine yayın sonrası bilgi gönderilmesini rica eder; tüm yayınlarınızın başarılı geçmesini dileriz.
  • ESER EKLEMEK İÇİN

    • "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"na ait tüm basılı ya da dijital yayın sayfalarında halkımızın geniş dünya ilgisine uygun olarak her türlü konuya yer verilmiştir. Yayınlanan fotoğrafların büyük bir kısmı "Kadim Okurlarımız" tarafından gönderilmiştir. Fotoğraf ve çizgi resimlerde "İlişkinlik-Telif Hakkı" konusunda tereddüt oluştuğunda bu eserleri yayından çekme hakkımız saklıdır. "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"na ait tüm gazete, dergi, site, blog gibi yayın araçlarında yayınlanan makale ve diğer yazı türleriyle fotoğraf, resim, yorum gibi her türlü eserin; üçüncü şahıs, kurum ve kuruluşlara karşı her türlü sorumluluğu, bu eserlerin sahibi olan yazar, gönderici ve ekleyicilerine aittir. "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"nun yayın organlarına kayıt edilen ya da kaydedilmek üzere gönderilen eserlerin, telif hakları konusunda problemsiz olmaları önemli ve gereklidir. Yayın Kurulu, gönderilen eserleri yayınlamaktan vazgeçebileceği gibi, dilediği yayın organlarından birinde ya da hepsinde aynı anda ya da değişik zamanlarda yayınlayabilir, yayınlamak isteyen üçüncü şahıslara, tüzel kişiliklere ve kurumlara onay verebilir ya da onlar tarafından yayınlanmasını engelleyebilir. Yalnız şu unutulmamalıdır ki bu eserler, okura saygı kuralı gereği Türkçe kurallarına uygun olmalıdır. Yazılar yayınlandıktan sonra, yazar ya da ekleyicisi; istifa, uzaklaştırılma, çıkarılma dâhil herhangi bir nedenle yazı göndermesi sonlandırılmış olsa dahi "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu Yayın Kurulları"nın oy birliği içeren onay kararı olmadan eserlerinin kayıtlarımızdan ihracını isteyemez, istediği takdirde bunun reddedileceğini en baştan bilmelidir. Gönderici ve yazarlarımızın bu konuya önceden dikkat etmeleri, ileride ihtilaf doğmaması için baştan eser göndermemeleri gerekmektedir. Yayın organlarımıza ekleme yapanlar, bu konudaki sorumluluklarını okumuş ve kabul etmiş sayılacaklardır. Uzun süre yazı göndermeyen ya da yazmayı bırakan köşe yazarlarımızın o güne kadar gönderdikleri tüm yazılar "Konuk Yazarlar" bölümüne aktarılarak yeniden yazı göndermeye başladığı güne kadar köşesi kapatılır. Köşeyi kapama ya da kapatılan köşeyi açıp açmama konusunda karar sahibi, "Sessizliğin Sesi Grubu" ile "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"dur. İhtilaf durumunda, İstanbul'un Kadıköy Mahkemeleri yetkilidir.
  • YORUM YAZMAK İÇİN

    Sayın Okurlarımız: Yorumlarınızı; Grubumuza ait "Google, Yahoo, Mynet, Hotmail, TurTc " ve diğer posta adreslerimize göndermek yerine, "Yorum bölümü açık olan sitelerimiz"deki; yorum yazmak istediğiniz yazının alt kısmında yer alan "Yorum", "Yorum Yapın", "Yorum Yaz" veya "Yorum Gönder" tuşlarını kullanarak doğrudan kaydetme olanağınız bulunmaktadır. Yazacağınız yorumlarınızın; gecikmeksizin, anında yayına girmesini dilerseniz bu yolu tercih etmenizi, saygılarımızla öneririz.

TÜM SİTEYİ DİLDEN DİLE ÇEVİRMEK İÇİN, "DİLİ SEÇİN"İ TIKLAYIN