Başörtüsüne Kelepçe [Ömer Sağlam]




Manisa'da, Paralel Yapı'ya yönelik operasyonlar çerçevesinde bir kısım başörtülü kadınların kelepçe takılarak gözaltına alınmasına ilişkin görüntüler, kamuoyunu oldukça rahatsız etmiş gözüküyor. İtiraf etmek gerekirse biz de rahatsız olduk bu görüntülerden. Hem de "Paralel Yapı" denilerek "tu kaka" pozisyonuna düşürülmüş olan cemaati hiç de hazzetmediğim halde!

Ancak işin başka bir tarafı daha var. O da şu: Siz eğer kalkar da devletin en yetkili ağızlarından Fethullah Gülen Cemaati'ni, Fethullah Terör Örgütü (FETÖ) olarak nitelendirirseniz(1), polis de bu cemaate mensup kişileri terörist olarak kabul etmek ve göz altına alırken ona göre muamele etmek zorundadır! Bu konuda şaşılacak herhangi bir durum yoktur bence! Özetle; polis, Manisa'da rutin dışına çıkmış sayılmaz!

Bu durumda; ya Gülen Cemaati'ne terör örgütü demeyeceksiniz, ya da bu örgüte mensup başörtülü kadınlara kelepçe takarak gözaltına aldırdığı gerekçesiyle Manisa İl Emniyet Müdürü'nü açığa almayacaksınız. Yaptığınız şey, tamamıyla G-20 zirvesinin arifesinde sureti haktan görünmekten ve oportinizm yapmaktan başka bir şey değildir.

PKK'lı ve DHKP-C'li militanlara kelepçe takmayı normal karşılarken (ki; elbette normaldir), FTÖ mensubu (sözüm ona) teröristlere kelepçe takmayı anormal karşılamak, en başta "KANUN VE HUKUK ÖNÜNDE EŞİTLİK" ilkesine aykırıdır.

Adaletin Bu mu Dünya?
Başörtülü kadınların kelepçelenerek karakola götürülmesi üzerine Manisa İl Emniyet Müdürü açığa alınmış. Güzel! Bu konuda hükümeti gerçekten kutluyorum. Peki o zaman Gezi Eylemleri sırasında bir metre mesafeden o kırmızılı kadına biber gazı sıktıran, biber gazı kapsülüyle Berkin Elvan isimli çocuğun ölümüne sebep olan dönemin İstanbul Emniyet Müdürü'nü ve polislerini neden açığa almadınız? Eylemcilerin kurmuş oldukları çadırları yaktırarak, eylemlerin uzamasına ve ülke çapında yaygınlaşmasına sebep olan dönemin zabıta amirlerini ve belediye başkanlarını neden görevden el çektirmediniz? Emrindeki polisin, şehir eşkıyalarıyla bir olup üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz'ı döverek öldürmesine sebebiyet veren dönemin Eskişehir Emniyet Müdürü'nü neden açığa almadınız? Ya da Ethem Sarısülük'ü tabancasıyla vurup öldüren polisin amiri durumundaki Ankara Emniyet müdürünü?

Peki bu mudur adalet? Manisa'da ellerine kelepçe takılarak göz altına alınan kadınlar kadın da, İstanbul'da bir metre mesafeden gözüne biber gazı sıkılan, polislerin ayakları altında çiğnenen kadınlar, kadın değil miydi? Ya da soruyu şöyle soralım; sizin nazarınızda başörtülüler kadın da başı açıklar kadın değil mi? Değil ki; Manisa Valisi Erdoğan Bektaş rahatlıkla "...Hukuki süreçte suçluluğu sabit olmayan hiç kimsenin hele de toplumda çok olumlu bir imajla algılanan başörtülü bayanların, şartları oluşmadan böyle bir işleme tabi tutulmaları her kademede üzüntüyle karşılanmıştır." şeklinde laflar edebiliyor(2).

Gezi Eylemleri sırasında İstanbul İl Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın ve dönemin İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu'yu açığa almak şöyle dursun; eylemcilerle mücadele eden ve bu mücadele sırasında pek çok eylemciyi sakat bırakan ve Berkin Elvan örneğinde olduğu gibi, bazılarının ölümüne sebep olan İstanbul polisini kahraman ilan etmek suretiyle, kendilerine birer maaş ikramiye verenlerin, Manisa İl Emniyet Müdürü'nü geçici olarak açığa almalarını samimi bulmak mümkün müdür? Hele ki; "CHP'yi kapatmadığı ve İsmet Paşa'yı tarihteki şerefli yerine göndermediği" için Rahmetli Menderes'e ve DP'ye sitem edenlerin milletvekili olabildikleri bir dönemde!

Dolayısıyla; hiç kimse merak etmesin, açığa alındığı söylenen Manisa İl Emniyet Müdürü de gelecekte mutlaka çok daha üst bir göreve atanarak ödüllendirilecektir. Kim bilir belki de çok yakında valiliğe bile terfi eder Müdür Bey!

Dinci Medyanın Dönekliği!
Eğer Ak Parti muhalefette olsaydı, dinci ve yandaş medya, aynen yazımızın başlığını teşkil eden cümleyi manşet Yapardı. Yani "Başörtüsüne Kelepçe!" şeklinde manşet atardı. Bundan hiç kuşkum yoktur benim. Ancak güzel Allah'ım öyle büyük ki; başörtülü kadınlara kelepçe vurmayı da yıllardır başörtüsü üzerinden siyaset yapan bu iktidara nasip etti! Gerçekten de ibretlik bir hadisedir bu!

Anca bakıyorum dinci medya konuyu, "Kelepçe uygulamasına Davutoğlu el koydu" ve "Manisa Emniyet Müdürü görevden uzaklaştırıldı" şeklinde attıkları manşetlerle duyurmuşlar okuyucuya. Elbette hükümete destek çıkaraktan. Oysa hatırlıyorum, aynı medya organları, 2006 yılındaki kanlı Danıştay saldırısından önce olmak üzere; 13 Şubat 2006'da "İşte O Üyeler" manşeti atarak, türbanlı öğretmen Aytaç Kılınç'la ilgili kararı veren Danıştay 2. Daire Başkanı ve üyelerinin fotoğraflarını yayınlayarak, adeta bu insanları hedef bile göstermişti(3).

Son sözümüz şu olsun; adalet, ille de adalet. Her yerde, her zaman ve herkese eşit adalet ve eşit hukuk. Türkiye ancak böyle birlik ve beraberliğini sağlayabilir...




Ömer Sağlam 




1-http://www.iha.com.tr/video-izmir-valisi-mustafa-topraktan-fethullah-gulen-aciklamasi-70827/,
2-http://www.hurriyet.com.tr/chpden-manisa-valisinin-sozlerine-tepki-40013052
3-http://www.milliyet.com.tr/vakit-davasinda-danistay-mudahil/guncel/haberdetayarsiv/14.06.2006/256847/default.htm

  • ALINTI YAPMAK İÇİN

    • Yazarlarımızın makaleleri ve Sayın Günay Tulun'a ait şiirlerin, "Radyo-TV ile diğer basın ve yayın organlarında" yayım ilkesi: Önceden haber verme, eserin aslına sadık kalma, eser sahibiyle alıntının yapıldığı yer adlarını anlaşılır bir açıklıkla belirtmektir. Yayın öncesi bildirim imkânının bulunamadığı aniden gelişen durumlardaysa nezaket gereği, [sessizliginsesi.tr@gmail.com] adresine yayın sonrası bilgi gönderilmesini rica eder; tüm yayınlarınızın başarılı geçmesini dileriz.
  • ESER EKLEMEK İÇİN

    • "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"na ait tüm basılı ya da dijital yayın sayfalarında halkımızın geniş dünya ilgisine uygun olarak her türlü konuya yer verilmiştir. Yayınlanan fotoğrafların büyük bir kısmı "Kadim Okurlarımız" tarafından gönderilmiştir. Fotoğraf ve çizgi resimlerde "İlişkinlik-Telif Hakkı" konusunda tereddüt oluştuğunda bu eserleri yayından çekme hakkımız saklıdır. "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"na ait tüm gazete, dergi, site, blog gibi yayın araçlarında yayınlanan makale ve diğer yazı türleriyle fotoğraf, resim, yorum gibi her türlü eserin; üçüncü şahıs, kurum ve kuruluşlara karşı her türlü sorumluluğu, bu eserlerin sahibi olan yazar, gönderici ve ekleyicilerine aittir. "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"nun yayın organlarına kayıt edilen ya da kaydedilmek üzere gönderilen eserlerin, telif hakları konusunda problemsiz olmaları önemli ve gereklidir. Yayın Kurulu, gönderilen eserleri yayınlamaktan vazgeçebileceği gibi, dilediği yayın organlarından birinde ya da hepsinde aynı anda ya da değişik zamanlarda yayınlayabilir, yayınlamak isteyen üçüncü şahıslara, tüzel kişiliklere ve kurumlara onay verebilir ya da onlar tarafından yayınlanmasını engelleyebilir. Yalnız şu unutulmamalıdır ki bu eserler, okura saygı kuralı gereği Türkçe kurallarına uygun olmalıdır. Yazılar yayınlandıktan sonra, yazar ya da ekleyicisi; istifa, uzaklaştırılma, çıkarılma dâhil herhangi bir nedenle yazı göndermesi sonlandırılmış olsa dahi "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu Yayın Kurulları"nın oy birliği içeren onay kararı olmadan eserlerinin kayıtlarımızdan ihracını isteyemez, istediği takdirde bunun reddedileceğini en baştan bilmelidir. Gönderici ve yazarlarımızın bu konuya önceden dikkat etmeleri, ileride ihtilaf doğmaması için baştan eser göndermemeleri gerekmektedir. Yayın organlarımıza ekleme yapanlar, bu konudaki sorumluluklarını okumuş ve kabul etmiş sayılacaklardır. Uzun süre yazı göndermeyen ya da yazmayı bırakan köşe yazarlarımızın o güne kadar gönderdikleri tüm yazılar "Konuk Yazarlar" bölümüne aktarılarak yeniden yazı göndermeye başladığı güne kadar köşesi kapatılır. Köşeyi kapama ya da kapatılan köşeyi açıp açmama konusunda karar sahibi, "Sessizliğin Sesi Grubu" ile "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"dur. İhtilaf durumunda, İstanbul'un Kadıköy Mahkemeleri yetkilidir.
  • YORUM YAZMAK İÇİN

    Sayın Okurlarımız: Yorumlarınızı; Grubumuza ait "Google, Yahoo, Mynet, Hotmail, TurTc " ve diğer posta adreslerimize göndermek yerine, "Yorum bölümü açık olan sitelerimiz"deki; yorum yazmak istediğiniz yazının alt kısmında yer alan "Yorum", "Yorum Yapın", "Yorum Yaz" veya "Yorum Gönder" tuşlarını kullanarak doğrudan kaydetme olanağınız bulunmaktadır. Yazacağınız yorumlarınızın; gecikmeksizin, anında yayına girmesini dilerseniz bu yolu tercih etmenizi, saygılarımızla öneririz.

TÜM SİTEYİ DİLDEN DİLE ÇEVİRMEK İÇİN, "DİLİ SEÇİN"İ TIKLAYIN